Tarih hafızanın aynasıdır derler. Hatırlıyorum bundan bir ay önce koltuklarında rahat rahat oturanlar bile yaptıkları ve yapamadıklarıyla tarihteki yerini aldı. Ama memleketimizdeki hastalık hala devam ediyor. Sistem aynı. Sadece baştaki figürler değişiyor.
Tarih hafızanın aynasıdır derler. Hatırlıyorum bundan bir ay önce koltuklarında rahat rahat oturanlar bile yaptıkları ve yapamadıklarıyla tarihteki yerini aldı. Ama memleketimizdeki hastalık hala devam ediyor. Sistem aynı. Sadece baştaki figürler değişiyor.
Neden derseniz?
Karaköprüde oturuyorum.
Ya hiç mi bitmez bu kazı işleri. Yol işleri. Taş döşeme işleri. Hadi bunu yapıyorsunuz. Bari ardınızı temiz bırakın. Oda yok. Tozdan caddelerimizde, sokaklarımızda ve evlerimizde hijyen namına bir şey kalmadı. Yani milletin sağlığı sizin için bu kadar mı değersiz. Hadi onu geçtik. Araçları o yollarda gide gele ön düzen veya sürüş güvenliği kalmadı. Onu da bir tarafa bıraktık. Su ve elektrik kesintileri de cabası. Hadi ebeveynleri geçtik. Çocuklar ve okullar bundan çok etkileniyor. Çünkü aynı sıkıntılar okullarda da baş gösteriyor. Taze beyinler ve ciğerler hijyen ve ulaşım konusunda sıkıntılar yaşıyorlar. Artık bitecekse bitsin bu yıllardır süregelen kazı çalışmaları, yol kazılmaları ve taş döşemeleriniz.
Gelelim Şanlıurfaspor meselesine. Basına, halka ve sokağa bakıyorum. Herkes Şanlıurfaspor küme düşecek veya böyle bir ihtimal var diye serzenişte bulunuyor.
Peki böyle bir hakkınız var mı?
Bence yok.
Neden derseniz?
Sadece kahraman yaratmakla veya kahraman bulduğunuzu sanmakla günü kurtardığınız içindir derim.
Yine belediyeden medet umulacak. Yine zenginlerin kapısına gidilecek veya valilik eliyle bir şeyler yapılmaya çalışılıp günü kurtarmak için çaba gösterilecek. Tabi her sene bu ızdıraplı durumda gerçekten takımını seven, bu yolda bedel ödeyen ve kar kış demeden deplasman fark etmeksizin giden bir avuç taraftarı yine üzecek. Ve asansör takım olmaktan kurtulamayacak Şanlıurfaspor.
Peki ne yapmalı?
Gençliğin yoğun olduğu ilimizde öncelikle bu hastalıktan kurtulup öz kaynaklara dönülmeli. Semt sahaları çoğaltılmalı. Gençlerin eğitimini aksatmayacak şekilde planlar yapılmalı ve gençler spora kazandırılmalı. Ve sağlıklı taramalar yapılarak bu gençlerin içerisinden torpil yapılmadan en iyileri çıkarılıp yaş kategorilerine göre takıma kazandırılmalı. Bir kaç yıl içerisinde bakın nasıl taş gibi takım ortaya çıkar. Kısacası emekte izi olmayanın hayatta sözü olmaz.
Sonuç olarak Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Doğrular yapıldığı sürece kentleşmede ve sporda büyük atılımlar yapılabilecek her türlü malzememiz var. Onu düzgün dizayn edecek beyinlere ihtiyaç var Gerekirse yapay zekadan da yardım alına bilinir. Yeterki her şey Şanlıurfa’nın düzgün kentleşmesi ve Şanlıurfaspor için yapılsın. Saygılarımla..
