Söylediklerimizin bir hükmü olacağını zannetmiyorum. Ama biz yine de okuyucularımıza olan sorumluluğumuz gereği vicdanımızdaki sessiz bildiriyi haykırmaya çalışalım.
Söylediklerimizin bir hükmü olacağını zannetmiyorum. Ama biz yine de okuyucularımıza olan sorumluluğumuz gereği vicdanımızdaki sessiz bildiriyi haykırmaya çalışalım.
Televizyonda haberlere bakıyorum.
Bütün haberler küçük dilimizi yutacak cinsten.
Nasıl olmasın ki ?
Bakıyorsun Emniyet şeritlerini ihlal eden lüks ciplerin içinde genelde seçilmişlerin ve dokunulmaz güçlülerin çocukları var.
Örnek mi ?
Adana milletvekilinin arabasında oğlu 20 kg uyuşturucu madde ile yakalanıyor.
Bir şey çıkar mı?
Tabi ki hayır
Neden mi ?
Adalet yerde
Hak hukuk hak getire
Üstelik
Sevginin paraya
Lüksün çantaya sığdığı bu dönemde
Hele ithal yemlerle başımıza gelmişlerse
Duygular derseniz ?
Resmen masumiyetini kaybetti. Mafyadan şatafatlı özenti toplumu olduk maalesef. İfade gücünü adaletten almaktan ziyade kendi kanunlarını uygulamaya koyuyorlar. O yüzden önüne gelenin elinde silah var. Ve bu eli silahlı zorbalar kendi yasalarını icat etti.
Bakıyorsun yasal hakkını savunanlar için adalet hak hukuk bir rüya artık.
Düşünsenize, kadınların başı kesilip sokağa atılıyor. Küçük kızlar öldürülüyor. Yaşlar küçüldükçe kötülüğün hacmi büyütülüyor. Memleketin her tarafında gün geçmiyor ki olay olmasın. Ama magazin haberleri kadar değer görmüyor. Veya dikkat çekmiyor.
Klavye şovmenlerine bakıyorsun. Beyinleri çöplük gibi. İnanın klavyeleri klozetlerden daha kirli. Duyguları fosseptik çukuru. Temizlik kabul etmiyor. Varsa yoksa kendileri. Menfaatleri ve kurdukları yalancı cennetleri.
Dünyaya bakıyorsun
Sözde insan hakları
Özde kendi çıkarları
Böyle olmasa dünyanın başına bunca çorap örmez. Sayısız masum insan öldürülmezdi. Ve bu masumlar acıyla imtihan edilmezdi
Sonuç olarak nemelazımcılık veya değerlerin erozyonu had safhada. Kaybedilen değerleri geri alma şansımızda gün gittikçe azalıyor.
Ve siz duyarsızlar ordusu. Kendinize gelin artık.
Başka TÜRKİYE yok.
Duydunuz mu?