Yanlış devirde yaşamak bu olsa gerek, Asaletin önemi kalmadı. Artık insanların apoletlerine bakılıyor.     Haliyle de soytarı bile olamayanlar ne oldum delisi oldular. Üstad Neşet ERTAŞ  dediği gibi; O hakkı tanımaz kul...

Yanlış devirde yaşamak bu olsa gerek, Asaletin önemi kalmadı. Artık insanların apoletlerine bakılıyor.

Haliyle de soytarı bile olamayanlar ne oldum delisi oldular. Üstad Neşet ERTAŞ dediği gibi;

O hakkı tanımaz kul kandıranlar

İnsanlığın kıymetini ne anlar

İnsanlık varlıknan olur sananlar

Zengin ise bey derler ya paşa

Fukaraysan ya aptal derler ya cingan haşa

Oysa Güneşin bile bir zerre sayıldığı kainatta kendini büyük görmek edebe uyar bir şey değildi. Ama gözümüzü değil, gönlümüzü doyurmayı becerebilseydik eğer. Çünkü biz ağzımızda ki lokmayı değil dünyayı yutmaya çalıştık hep.

Halbuki;

Zenginin yediği süt ile sütlaç,

Fakirin yediği bulgur ile bulamaç..

Ne acıdır ki

Sabah olduğu zaman her ikisi de aç..

Sırf bu yüzden ne gözümüz doydu ne de gönlümüz. Gözlerimiz gerçeğe hasret, gönüllerimizse sevgiye aç kaldı. Sonunu bilmediğimiz bir hayat yaşıyoruz ama çoğu zaman bakıyor görmüyoruz etrafımızda olan biteni. Maalesef bir bir ölüyoruz duygu açlığından. Bakın eskiden verilen sözlere inanırdık hep. Bugün yalan en büyük gerçek artık. Haram eşittir helal. Günümüzde herkes "aklını kullan" diyor. Bunu söylerken "kullanılmanın her haline" davetiye bastırıyor. Yalan, ikiyüzlülük, soytarılık akıl kullanımında en değerli öğeler.

Yani kısaca; Makamı, gücü ve parayı bul da nasıl bulursan bul.

Sanırım İNSAN'lığa ihtiyacı olmayanların, Makam, güç ve parasıyla her şeyi halledeceklerini zannetmesinden daha berbat bir yanılgı olamaz. İnsanların göğsünü bu varlıklar kabartıyorsa artık. Yükselen değerin alçaklık olmasında sakınca bulunmuyorsa. O zaman buyursunlar haramı helal sayanlar şerefe kaldırsın bardaklarını. Kaldıysa Makam, güç ve paradan başka şerefleri tabi. Düşünüyorum da Belki heybemiz de bir iki insanlık kırıntısı birazda umut vardı. Ama onları da kuşlar aldı galiba. Demekten başka alternatif kalmadı. Ve o kuşlar gök yüzünde insanlık için kanatlarını çırpa dursun. Bakarsınız gelecek günlere umut durağımız olur belki de.

Kim bilir.

Sonuç olarak bugünün son yarın olabileceğini düşünmeden kendine yetmeyi ve insanca yaşamayı öğrenmeli insan. Kendine ait olmayı, kendine gülebilmeyi, kendine güvenmeyi, kendini sevmeyi, kendini sorgulamayı. Yoksa gelecekte insanlık ilanı verilse bile izine rastlanılmaz.

Lütfen bir daha düşünelim. Ve ona göre davranışlarımızı arzu ve ihtiyaçlarımızı tekrardan düzenleyip kendimize gelelim. Yoksa yarın artık çok geç demekten başka seçeneğimiz kalmaz unutmayalım.