zünü kaybetmişlerin sözüne güven olmaz derler.

Özünü kaybetmişlerin sözüne güven olmaz derler.

Neden mi kullandım bu cümleyi açıklayayım müsaadenizle.

Bu sıkıntıda bir vekilin oğlu çıkıyor. Sağlık Bakanlığı denetiminde olan virüs kitleri için 30 dolardan sipariş alıyor.

Gel de şaşırma.

Gel de çıldırma ?

Sanırım vatandaşları aptal yerine koyarken bu asalak, kendi zekasını baz alıyordur her halde.

Sahi bu asalak insanları ve bu ülkeyi ne sanıyor sahi sormak lazım.

Ya bizler bu musibetlerin ana kaynağının bu tür pisliklerden geldiğini ne zaman hatırlayacağız. Yada birilerinin bu tür asalaklara bu tür şeyin ahlaksızlık olduğunu hatırlatmasını ve gereken cezasının verildiğini ne zaman göreceğiz. Gerçekten merak ediyorum. Bakın bununla ilgili bir pasaj okudum geçenlerde.

Aynen şöyle:

-Baba hafta sonu oğlunu parka götüreceğine söz vermişti.

Oysa pazar sabahı kalktığında canı hiç dışarıya çıkmak istemiyordu.

Oğlunun bu sözü hatırlamaması temennisiyle gazetesini eline aldı. Ve okumaya tam başlıyordu ki; oğlu koşarak yanına geldi ve heyecanla ne zaman parka gideceklerini sordu.

Bir bahane bulamayan babanın gözüne gazetenin promosyon olarak verdiği dünya haritası ilişti.

Haritayı küçük parçalara ayırdı ve oğluna uzattı: “Bu haritayı düzelt de ondan sonra parka gidelim.” dedi.

Aradığı bahaneyi bulmuştu baba.

Bir coğrafya profesörü bile bu haritayı akşama kadar düzeltemez, diye düşündü o an.

Ancak kısa bir süre sonra oğlu koşarak yanına geldi: “Haritayı düzelttim babacığım, haydi parka gidelim.” dedi.

Bu işte bir yanlışlık olduğunu düşünen adam, çocuğunun düzelttiği haritayı görünce gözlerine inanamadı.

Oğlu gerçekten de haritayı düzeltmişti.

Şaşkınlık içerisinde bunu nasıl yaptığını sordu oğluna.

Çocuğun, o çocuksu saflıkla verdiği cevap aslında ibretlikti:

“HARİTANIN ARKASINDA BİR İNSAN RESMİ VARDI. İNSANI DÜZELTİNCE DÜNYA DA KENDİLİĞİNDEN DÜZELMİŞ OLDU.” Diye yanıt verdi.

Aslında bu ibretlik kıssadan ders çıkartmamız gerekirse ilk çıkartmamız gereken dersin insan düzelirse dünyanın kendiliğinden düzeleceği ve bu musibetlerin sırf bu yüzden insanlığın başına geldiğini aklımızdan çıkartmamaktır. Bakın bu konuda Atasözümüz derki;

Kula bela gelmez Hak yazmadıkça,

Hak bela yazmaz kul azmadıkça.

Sonuç olarak hatalarımızı düzelterek ve bu musibetlerden ders alarak başta ülkemiz olmak üzere bütün insanlığın bir an önce bu virüs belasından kurtulması dileğiyle herkese sağlıklı günler diliyorum.