Umuda inandığımız şu günlerde yalan vaatlerden müsvedde bir hayat çıkıyor maalesef. Neler kaybettiklerini hatırlamak istemeyenler, neler kazanacaklarının hayaliyle yaşıyor duruma geldiler. Ama hayat kapılarının kültürlerin geçişiyle...

Umuda inandığımız şu günlerde yalan vaatlerden müsvedde bir hayat çıkıyor maalesef. Neler kaybettiklerini hatırlamak istemeyenler, neler kazanacaklarının hayaliyle yaşıyor duruma geldiler. Ama hayat kapılarının kültürlerin geçişiyle ve eğitimle ona verilen değerle açıldığını ve orada kapandığından habersiz durumdalar maalesef Şanlıurfalı idarecilerimiz. Üçüncüsü düzenlenen Şanlıurfa Ulusal Kitap Fuar büyük bir heyecan ve merakla açıldı. Maalesef dağ fare doğurdu misali. Organizasyon tam bir rezalet ve her şey amacının dışında tam bir riyakarlık görselliği. Orada görevli olan ve onların üstleri sadece kendilerini ağırlamakla meşguller. Birkaç resim çek sosyal medyaya at. İşte bu kadar.

Urfa bu ya..

Bazı şeyler çok istesen de değişmiyor.

Ve hep döngülerle geçiyor.

Bu şekilde bu dünyada hiçbir şey başaramazsınız.

Bakınız başta kültür taşıyıcıları dediğimiz ressamlar, şairler ve yazarların hali içler acısı. Siyasetin en alt kademesinden biri kadar bile olamadılar. Yada değer göremediler. En son noktaya atıl bir vaziyette kaderlerine terk edilmişler. Yılın bir günü bile olsa taltif edilmek bunlarında hakkıydı diye düşünüyorum. Anlaşılan geçen yıldan üzerine bir şey koymayı bırakın çok gerisinden başladıkları kesin. Geçen yıl ne mi vardı. Her saat başı isimleri anons edilirdi. O bu sene yoktu ki dün görevliye; bari bu insanları anons edin biraz gönülleri okşansın dedim. Onu Salı günü itibarıyla yaptılar sanırım ki fuar geçen Cuma açılmıştı yani 5 gün sonra bitime yakın. Yaka kartları yok. Afişleri yok ve en önemlisi bu insanlara bir öğlen yemeğini bile çok gördü muhteremler. Ama kendi çevrelerine gelen giden döner dürümlerinin haddi hesabı yok. Tabi bu gördüğümüz. Ya görmediklerimiz. Allahtan çay ve külünce servisi yapan arkadaşlar var. Bakalım onun altından da bir şey çıkmazsa.

İmza günü olayı tam bir komedi zaten. Bu benim tespitim “OKUMAYANLARA YAZIYORUZ”. Ya da atalarımızın “URFALININ TERAZİSİ URFALIYI HAFİF TARTAR” fikri tecelli etti maalesef. Ya bari bu insanlara birkaç gün yazdıklarını sergileme fırsatı sunsaydınız. Zaten zor şartlarda bu eserler meydana geliyor. Bir günle bu emektarlar nasıl ürünlerini tanıtıp insanların beğenisine sunacaklar söyler misiniz. Güya 56 tane yazar varmışta, olmazmış da vs hep mışlarla idare ediliyoruz. Bahane üreten çözüm üretemez mantığının tam bir komedi yanı. Tam bir organizasyon iflası. Ya niye olmasın. Onlara açtığınız sandın yanı boştu. Biraz daha uzatsanız günlük 20 tane emektar ürününü sergilese fuarda 9 gün sürdüğüne göre 3 gün imza günü oluştu mu ? Alın size çözüm. Hatta biraz daha uzatılırsa her gün ürünlerini tanıtsalar n’olacak ki ? Eğer bu insanların eserlerini küçümsüyorsanız, oluştururdunuz bir etik kurulu ona göre bir çözüm bulurdunuz. Kocaman Büyükşehir dediğimiz (!) bu ağababalarımız bunu hesaplayamayacak kadar mı yeteneksizler ? Ki kendi menfaatlerini bu kadar güzel hesaplayabilen bu kadar muhteşem (!) bir kadroya sahipken. Bitirirsiniz beyler maalesef bu kafayla kültürel mirası. Eski insanlar görevlerini yaptılar ve ebediyete intikal ettiler. Size düşen bunun üzerine koymaktır. Ama nerdee.

İsterseniz size unuttuğunuz bir şeyi hatırlatayım.

Bir sabah uyanırsınız,

Ya bir "keşke"sinizdir,

Ya da bir "neyse"

Belki de hikaye

Üstelik bir varmış bir yokmuşla biten

Ve gün biter,

Ya herkessinizdir,

Ya da hiç kimse.

Ya güzel anılarınızla anılırsınız

Ya da ………

Çünkü hayat sana geri dönüp hatalarını düzeltme şansı vermez ama bunları tekrarlamaman için bir çok fırsat sunar. Ve zaman geçmeden lütfen kendinize toparlayın. Ve bu Fırsatı kaçırmayın diyorum. Çünkü yarın artık çok geç olur ki, isteseniz de bu fırsat bir daha karşınıza çıkmaz. Son olarak sunu da unutmayınız sevgili idarecilerimiz.

Hatanızı kabul edebildiğiniz kadar büyük,

O hatadan ders çıkarabildiğiniz kadar akıllı,

Ve o hatayı düzeltebildiğiniz kadar değerli olursunuz. Say